Mevsimsel geçişler, psikolojimizi ve yaşam
alışkanlıklarımızı etkilediği gibi cildimizin sağlığına da yansır. Sıcak
ve nemin yoğun olduğu yaz günlerinden, soğuk ve kuru sonbahar-kış aylarına
geçerken, cildimiz adeta testten geçer. Bu durum, cilt bariyerinin
zayıflamasına, kuruluğun artmasına ve egzama, seboreik dermatit gibi kronik
cilt sorunlarının alevlenmesine neden olabilir. Peki, cilt soyulması, yüzdeki
deri dökülmeleri ve avuç içi soyulması gibi şikayetlerle başa çıkmak için neler
yapmalıyız? Bu dönemde cildinizi korumanın ve onarmanın yollarını detaylı bir
şekilde ele alalım.
Cilt Soyulması Neden Olur?
Ciltte görülen soyulma, derinin en üst tabakası olan epidermisin yenilenme
sürecinde meydana gelen doğal bir durumdur. Her gün milyonlarca ölü deri
hücresi dökülür ve yerini yenileri alır. Ancak mevsim geçişlerinde bu süreç
hızlanabilir veya dengesizleşebilir. Havanın kuru ve soğuk olması, cildin nem
dengesini bozarak soyulmayı belirginleştirir.
Cilt Soyulmasının Başlıca Nedenleri
Çevresel Faktörler: Rüzgar, soğuk hava, düşük nem oranları ve güneş yanığı,
cilt bariyerine zarar vererek soyulmayı tetikler.
Yanlış Bakım Ürünleri: Sert, alkol içeren temizleyiciler ve sabunlar cildin
doğal yağlarını kaybettirerek kuruluk ve soyulmaya zemin hazırlar.
İçsel Faktörler: Vücudun yeterince hidrate olmaması (susuz kalması), bazı
vitaminlerin ve minarellerin (özellikle A, D, demir , çinko , B3 ve B7)
eksikliği de cilt kuruluğunu artırabilir.
• Hastalıklar: Egzama, sedef hastalığı (psoriazis), mantar enfeksiyonları veya
alerjik reaksiyonlar gibi altta yatan cilt sorunları da yoğun deri soyulmasına
neden olabilir.
Egzama ve Seboreik Dermatit
Cilt bariyeri zayıfladığında, egzama ve seboreik dermatit hastaları için zorlu
bir dönem başlar.
Egzama (Atopik Dermatit)
Egzama ya da tıbbi adıyla atopik dermatit, genetik
yatkınlığı olan kişilerde görülen uzun süreli bir cilt problemidir. Kuru ve
kaşıntılı kırmızı lezyonlarla karakterizedir. Kış aylarında havanın kuruluğu ve
evlerde kullanılan ısıtıcılar, cildin nemini azaltarak egzama alevlenmelerini
tetikleyebilir. Bunun yanında yünlü kıyafetlerin tahriş edici etkisi de bu
durumu şiddetlendiren bir diğer faktördür. Egzama tedavisinde temel yaklaşım,
cildin nemini korumak ve kaşıntıyı kontrol altına almaktır. Egzama hakkında
detaylı bilgi için yazımıza buradan
ulaşabilirsiniz.
Seboreik Dermatit
Genellikle yağlı bölgelerde (saç derisi, burun kenarları,
kaşlar) pullanma, kızarıklık ve kaşıntıyla ortaya çıkar. Seboreik dermatit
semptomlarının alevlenmesinde stres, hormonal değişiklikler ve düşük
sıcaklıklar önemli tetikleyici faktörlerdir. Seboreik dermatit için özel olarak
formüle edilmiş antifungal şampuanlar ve nemlendiriciler büyük önem taşır.
Seboreik dermatit hakkında detaylı bilgiye buradan
ulaşabilirsiniz.
Avuç İçi ve El Derisi Soyulması
Ellerimiz, gün içinde en çok dış etkenlere maruz kalan organlarımızdır.
Dolayısıyla avuç içi soyulması ve el derisindeki kuruluk sık görülen şikayetler
arasındadır.
Sık El Yıkama ve Dezenfektanlar: Özellikle pandemi döneminde artan
dezenfektan kullanımı, ellerin doğal koruyucu tabakasını zedeleyerek kuruluk ve
soyulmaya yol açabilir.
Kimyasal Maruziyet: Ev temizliğinde kullanılan sert kimyasallar, deterjanlar
ve sabunlar cilt bariyerini tahriş eder.
Hastalıklar: Kontakt egzama (alerjik veya irritan), mantar enfeksiyonları,
eksfolyatif keratolitik (avuç içi soyulması) gibi durumlar da bu soruna neden
olabilir. Eğer soyulma, kızarıklık veya kaşıntı şiddetliyse, altında yatan bir
hastalığın olup olmadığını anlamak için bir dermatoloğa danışmak önemlidir.
Mevsim Geçişleri İçin Kapsamlı Cilt Bakım Rehberi
Cildinizi mevsim geçişlerinin olumsuz etkilerinden korumak için, doğru ürün
seçimleriyle düzenli bir bakım rutini geliştirebilirsiniz.
1. Temizlik
Cildinize Sevgiyle Yaklaşın
Cilt bakımının ilk ve en önemli adımı temizliktir. Ancak bu, cildinizi
kurutmadan temizle anlamına gelir.
Sabun İçermeyen Temizleyiciler: Cildin kurumasını önlemek için sabun yerine,
cilde zarar vermeyen nazik temizleyiciler ya da yağ bazlı ürünler kullanın.
Ilık Su: Yüzünüzü ve vücudunuzu sıcak suyla yıkamaktan kaçının. Ilık su,
cildin doğal yağlarının çözülmesini engeller.
Nazik Hareketler: Cildinizi yıkarken sert fırçalar veya lifler kullanmak
yerine parmak uçlarınızla dairesel hareketler yapın.
2. Nemlendirme:
Cilt bariyerinin kalesi nemlendirme, cilt sağlığının temel direğidir. Mevsim geçişlerinde
nemlendiricinizin gücünü artırmalısınız.
Yoğun Formüller: Seramid, gliserin, hyaluronik asit, shea yağı gibi nemi
cilde hapseden bileşenleri içeren kremleri tercih edin. Egzama ve çok kuru
ciltler için su geçirmez formüller veya vazelin içeren onarıcı merhemler
idealdir.
Zamanlama: En iyi sonuçları almak için, nemlendiriciyi duştan veya yüzünüzü
yıkadıktan sonra, cildinizin hafif nemli olduğu anlarda uygulayın. Bu, nemin
cilt tarafından daha iyi emilmesini sağlar.
Sık Uygulama: Günde en az iki kez, hatta kuruluk hissettiğiniz anlarda
yeniden nemlendirici sürmeyi alışkanlık haline getirin.
3. Güneş Koruma:
Bulutlu havalarda bile UVA ışınları cilt yaşlanmasına ve hassasiyetine neden
olur. Hangi mevsimde olursak olalım, SPF'li bir ürün kullanmak cilt sağlığınız
için kritik bir öneme sahiptir. Cilt hassasiyetini ve tahrişini azaltmak
amacıyla mineral filtreli (çinko oksit, titanyum dioksit) güneş kremlerini
tercih edebilirsiniz.
4. İçsel Destek:
Cildinize dışarıdan olduğu kadar içeriden de destek olmalısınız.
Hidrasyon: Gün içerisinde yeterli miktarda su tüketmek, cildin nemini
korumasına destek olur.
Esansiyel Yağ Asitleri: Omega-3 ve omega-6 yağ asitleri (balık yağı, keten
tohumu) cilt bariyerini güçlendirir ve inflamasyonu azaltır.
Vitaminler: A, C ve E vitaminleri cildin yenilenme sürecini desteklerken, B
vitaminleri (özellikle niasin ve biyotin) cilt bariyerinin bütünlüğünü sağlar.
Gerekli durumlarda, bir uzman tavsiyesiyle multivitamin takviyeleri
düşünebilirsiniz.
5. Stres Yönetimi ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri
Stres, egzama ve seboreik dermatit gibi hastalıkların en büyük
tetikleyicilerinden biridir.
Uyku Düzeni: Yeterli ve kaliteli uyku, cildin kendini onarmasına olanak
tanır.
Stres Azaltıcı Aktiviteler: Yoga, meditasyon, yürüyüş gibi rahatlatıcı
aktiviteler stresi azaltarak cilt sağlığına olumlu katkı sağlar.
Kıyafet Seçimi: Kıyafet tercihlerinde sentetik kumaşlar ve yünlü giysiler,
ciltte tahrişe yol açabilir. Pamuklu ve yumuşak dokulu giysiler tercih edin.
Cilt Neden Pütür Pütür Olur? Kozmetik
Ürünler Neden Soyulur?
Bazen cildiniz değil, kullandığınız ürünler katman katman dökülmeye
başlayabilir. Bunun nedeni genellikle:
Aşırı Ürün Kullanımı: Fazla miktarda uygulanan krem veya serum, cilt
tarafından emilemeyerek topaklanır.
Yanlış Sıralama: Yağ bazlı ürünlerin su bazlılardan önce uygulanması, su
bazlı ürünün emilimini engeller ve soyulmaya neden olur.
Silikon İçeriği: Bazı makyaj bazları ve nemlendiricilerde bulunan silikon,
cilt yüzeyinde film tabakası oluşturarak diğer ürünlerin tutunmasını engeller.
Mevsim geçişlerinde cilt sorunları yaşamak oldukça yaygın bir durumdur.
Ancak doğru ürünler, düzenli bakım ve sağlıklı yaşam tarzı seçimleriyle bu
sorunların üstesinden gelmek mümkündür.
Unutmayın, cildiniz de bir organ olup,
ona gereken özeni gösterdiğinizde sağlıklı ve ışıltılı bir görünümle size
karşılık verecektir.
Eğer uyguladığınız yöntemlere rağmen şikayetleriniz
devam ediyorsa, altta yatan bir tıbbi durumun tespit edilmesi ve uygun
tedavinin başlatılması için bir dermatoloji uzmanına başvurmanız en doğru
yoldur.